Oyun İle… (Bir Vaka İncelemesi)

Bir çocuk için oyunun ne demek olduğunu bu vakada biraz daha iyi anlamıştım. Çocuk terapilerinde oyunun etkisi, bu alanda eğitim görmüş herkesin en iyi bildiği şeylerden biridir. Ben de hem lisans eğitimi esnasında, hem yüksek lisansta, hem de oyun terapisi eğitiminde oyunu çocuk sorunlarında nasıl kullanacağımı öğrenmiştim. Oyun terapi seansları esnasında ve sonrasında da oyunun mucizevi etkileriyle sık sık karşılaştım. Bu çalışmalar esnasında çocuğun ne hislerini, iç dünyasını tam anlamıyla anlamaya çalışsam da, bu karşılaştığım vakaya kadar oyunun düşündüğümden de önemli olduğunu anlayamamıştım.

Yoğun kaygı yaşayan 6 yaşında bir kız çocuğu, annesinin talebiyle bize başvurmuştu. Annenin şikayetlerinin başında, arkadaşlarıyla yaşadığı sıkıntılar ve evde genellikle telaşlı olması geliyordu. Anne, baba ve çocuk ile uzun süre yürüttüğümüz seanslarda, annenin iki çocuğunu da sıklıkla azarladığı, yaramazlık yaparlarsa kendisine kötü bir şey olacağıyla tehdit ettiğini öğrenmiştim. Elbette çocuk bu tehditlere aldırış etmeden, annenin tabiriyle sıklıkla ‘yaramazlık’ yapsa da aklının bir köşesinde bu kötü düşünce yer almaktaydı.

Yine annenin tabiriyle kendisinin panik atak nöbetleri son zamanlarda artmıştı. Çocuk yaşının da büyümesiyle birlikte, annesinin durumunu olumsuz anlamda fark etmiş ve zihnin de olduğundan da ağır bir halde kodlamıştı. İster istemez bu durumdan kendini de sorumlu tutuyordu. Herkesin tahmin edebileceği gibi annesinin tehditleri bu düşünceye yol açmıştı.

Yine tahmin edilebileceği gibi, oyun terapileri esnasında, çocuğun anneyi iyileştirmeye yönelik oyun ve oyuncaklara mı yöneleceği, yoksa kendisini affettirmeye yönelik oyunlar mı tasarlayacağı merakıyla çalışmamıza devam ederken oldukça önemli bir şeyi tekrar fark ettim. Çocuğun gözünden oyun.

Oyun çocuğun gözünde öyle bir yerdeydi ki, bunu bir yetişkinin görebilmesi neredeyse imkansızdı. Ne yaptığından, nasıl yaptığından o kadar emindi ki, sanki milimetrik detaylarla çalışan bilim insanı gibi.

Annesinin hasta olduğundan bahseden çocuk, bunun kendi yüzünden olduğunu ve bunu düzeltmek istediğini söylemişti. Bir daha yaramazlık yapmayacağını ve annesini asla üzmeyeceğini söylerken annesini nasıl iyileştireceğini bildiğini söyledi. Nasıl iyileştireceğini sorduğumda verdiği cevap oyunun onun için ne anlama geldiğinin kanıtıydı. Anneme oyun oynatırsam iyileşir, mutlu olur ve üzülmez dedi.

Sadece bu kelime bile çocuk için ailelerin ne yapmaları gerektiğini bize anlatıyor. Eğer çocuğumuz için bir şey yapmak istiyorsak, yapılacak en iyi iş onlarla oyun oynamaktır. Bir şeyler öğretme, ders verme kaygılarından uzak bir şekilde sadece oyun oynamak.  

Samsun Psikolog, Psikolojik Danışman ve Psikoterapist hizmetleri için ayrıca Samsun Pedagog, Çocuk Psikoloğu, Samsun Ergen Terapisi, Samsun Yetişkin Terapisi ve Samsun Çift Terapisi için Samsun Psikolojik Destek projesi kapsamında çalışmalarımızı inceleyebilirsiniz.

Samsun Psikolojik Destek hizmetleri Atakum Psikolog arayışı için Atakum adresimizde, Bafra Psikolog arayışı için Bafra adresimizde hizmetlerine devam etmektedir.

Bilgi Almak ve Randevu İçin Arayınız: 05399277232

Adem Tatar